Bireysel Emeklilik Sisteminin 3 Yapısal Sorunu

8.4.2016

Giriş

Bireysel emeklilik sistemi yaklaşık 6 milyon katılımcısı ve 50 milyar TL fon büyüklüğü ile en büyük özel fonlu sistem olma unvanını elde tutuyor. Kişilerin küçük ve düzenli birikimlerine profesyonel yatırım hizmeti veriliyor. Öte yandan çalışanıyla, acentesiyle, destek hizmetleriyle yaklaşık 20-30.000 kişiye de istihdam yaratan bu sektörün sahiplenilmesi ve desteklenmesi gerekiyor. Ancak gerek kamu otoritesi gerek  konunun uzmanları tarafından en sert eleştirilen sektör yine BES oluyor. Her ne kadar mevcut durumdaki oyuncuların bazı hataları olsa da BES’in bu kadar eleştiri almasının altında bazı yapısal sorunların olduğunu da düşünüyorum. Ancak bu sorunların çözülmesiyle mikro anlamdaki problemlere sıra gelebilecek.

 1.BES’in Hâmisi Belli Olmalı

BES, Hazine Müsteşarlığı Sigortacılık Genel Müdürlüğü bünyesinde oluşturulmuş bir sistem. Dolayısıyla, BES’in hükümetteki muhatabı Hazine’den sorumlu Devlet Bakanı. Ancak demeçlere baktığımızda BES için en eleştirel açıklamaların (ki bunlardan biri devlet katkısının sonsuza dek sürmeyeceği, diğeri ise portföy şirketlerinin birikimleri iyi yönetmediği) bu birimler tarafından yapıldığını görmekteyiz. Dolayısıyla hem eleştirilere cevap verecek hem de eleştirilen konular üzerinde çalışmalar yapacak bir hâmiye ihtiyaç var. Bu sahiplenme sorunu çözüldüğünde diğer sorunların çözümü için de bir platform oluşacaktır.

 2. BES için Stratejik Plan Gerekli

BES için en az 10 yıl uzağı gösteren bir stratejik planının yapılması, bu planın sürdürülebilir ve kesintisiz şekilde uygulanmasından sorumlu bir yapı oluşturulması gerekmekte. Bu şekilde ülkemiz, katılımcılar, emeklilik şirketleri, sektöre hizmet veren yazılım şirketleri ve diğer tüm paydaşlar önlerini daha rahat görecek. Ne zaman nasıl bir mevzuat ihtiyacı olacağı bilindiğinden kamu otoritesi de mevzuat güncellemelerini belli bir plan çerçevesinde hazırlama olanağı bulacaktır.  “Acaba seneye kesintiler ne olacak?” “Devlet katkısı kesilecek mi?” “Mevzuat değişikliklerinde IT sistemimizi güncellemek için yeterli zamanımız olacak mı?” gibi sorular da daha az sorulacak. Bu planı da birinci maddede belirtilen Hâmi, tüm paydaşlarla bir araya gelerek yapmalı veya yaptırmalıdır.

 3.Fon Seçiminde Katılımcıların Sorumluluğu Azaltılmalı

Araştırmalara göre emeklilikteki birikimin %90’ı fon değiştirmenin zamanlamasıyla, %10’u ise fon yönetimiyle ilgili. BES’te fon yönetimi Portföy Yönetim Şirketleri’ne bırakılmışken portföy dağılımı tamamen katılımcıların üzerinde. Teorik olarak kişiler global trendler ve kendi risk tercihlerini göz önüne alarak yılda azami 6 kez fon kompozisyonunu değiştirerek makul bir getiri elde edecekler ve %90 sorumluluk paylarını doğru şekilde kullanacaklar. Ancak pratikte gördüğümüz tablo bundan çok farklı. Ortalama fon değiştirme yılda 1’in hayli altında. Aslında mevcut durumdaki 6 milyon kişinin tümünün hem bir finans gurusu olmasını ummak hem de fon değişimi için gerekli zamanlamayı sürekli takip etmesini beklemek de gerçekçi değil.

 Sözün Özü: Her büyük yolculuk küçük bir adımla başlar.

Mert Demir